“Türkiye’deki Marka Çeşitliliğimizi Artırmaya Devam Edeceğiz”

Bu sene sonuna dek Türkiye’nin farklı coğrafyalarında yedi farklı otel açılışı yapmayı planlayan Wyndham Hotels & Resorts’ün Türkiye’deki otel sayısının 2023 sonuna dek 100’ü aşmasını beklediklerini kaydeden Wyndham Hotels & Resorts EMEA Başkanı Dimitris Manikis, Türkiye’nin kendileri için önemli bir pazar olduğunu ve bu pazarda marka çeşitliliğini artırmaya devam edeceklerini söyledi.

 Türkiye’nin Şubat ayında yaşadığı talihsiz depremlerde, depremzedelere kapısını açan ve yardımlarda bulunan markaların başında gelen Wyndham Hotels & Resorts’ün depremden etkilenen şehirlerin turistik cazibesini ve ekonomik canlılığını geri kazanması için desteğe hazır olduğunu ifade eden Wyndham Hotels & Resorts EMEA Başkanı Dimitris Manikis, Türkiye’nin Wyndham’ın dünyadaki en büyük pazarlarından biri ve Bağımsız Devletler Topluluğu’na açılan kapısı olduğunu söyledi.

Sene sonuna dek Türkiye’deki otel sayısını 100’ün üzerine taşıyacaklarını belirten Manikis, ayrıca 2023’te farklı şehirlerde yedi otel açılışı yapacaklarını dile getirdi.

Türkiye’nin turizm sahnesinde uzun vadede büyük bir potansiyel taşıdığına dikkat çeken Manikis, pek çok şehrin bu potansiyele katkı sunduğunu aktardı.

Wyndham Hotels & Resorts, Türkiye’nin yaşadığı talihsiz depremlerde depremzedelere kapılarını açan ve maddi yardımlarda bulunan markalardan biriydi. Öncelikle deprem, markanız için nasıl bir sorumluluk alanı yarattı?

Yıkıcı depremlerin yol açtığı kayıplardan derin bir üzüntü duyuyoruz. Otellerimiz, barınma ve diğer acil ihtiyaçların karşılanması da dahil olmak üzere depremzedelere destek olmak için bölgedeki yetkililerle, TÜROB ve AFAD ile yakın bir çalışma içerisinde oldu. Bu zor dönemde, sahada çalışan franchise sahibi otellerimizin çabalarına destek sağladık ve ayrıca ABD’de bulunan genel merkezimiz, Türk Kızılay’ının insani yardım çalışmalarına destek olmak amacıyla Amerikan Kızılhaç’ı aracılığıyla bir bağışta bulundu.

Depremde markanızın yapısal kayıpları oldu mu?

Hayır, depremde hiçbir otelimiz yıkılmadı ve deprem bölgesi çevresindeki otellerimizin büyük kısmı şu anda açık durumda.

Deprem sonrasında yeniden bir yapılanma sürecine geçildi. Siz Wyndham Hotels & Resorts olarak bu yenilenme projesinin bir aktörü olacak mısınız, kendinize nasıl bir rol belirlediniz? Öncelikli olarak hangi afet bölgeleri gündeminizde?

Öncelikli olarak, deprem bölgesinde bulunan ve misafirlerini yeniden ağırlamaya hazırlanan otellerimize destek sağlamaya odaklanıyoruz. Bunların arasında Kahramanmaraş, İskenderun, Adıyaman, Malatya ve Diyarbakır’daki otellerimiz de yer alıyor. Franchise veren bir şirket olarak, otellerimizin büyük çoğunluğu bağımsız sahiplere ait ve bağımsız olarak işletiliyor. Biz de bölgede bulunan ve gelecekte global bir ortağın yaygın ağı ve uzmanlığından güç almak isteyen daha da fazla otel sahibine desteğimizi sunmaya hazırız.

Wyndham Hotels & Resorts gibi küresel bir markanın bu bölgelerdeki üstleneceği sorumluluk sizce şehirlerin/bölgenin turistik olarak yeniden canlanması noktasında nasıl bir katalizör etkisi yaratır?

Depremlerin etkilediği bu tarihi şehirler, binlerce yıl boyunca karşılaştıkları tüm zorlukların üstesinden gelmiş ve bir kez daha üstesinden gelecek. Depremzedelere yardım ve yeniden inşa çalışmaları noktasında Türk halkının birlik olduğunu görüyoruz ve bu güzel şehirlere seyahatin ve ekonomik canlılığın geri gelmesi için biz de üzerimize düşen desteği sağlamaya hazırız.

Hem deprem sonrası yeni planlarınız hem de mevcut planlarınız çerçevesinde bu sene sonunda Türkiye’de ulaşmayı planladığınız otel sayısı kaç, kısa vadede bu rakam kaça ulaşacak?

Türkiye’de açık ve faal olan otellerimizin sayısının bu yıl 100’ü aşmasını bekliyoruz. Yaşanan depremler büyüme planlarımızda herhangi bir değişikliğe yol açmadı. 2023 yılında gerçekleştirmeyi planladığımız açılışlar arasında Ramada by Wyndham markamız altında İstanbul, Batman, Bursa ve Dalaman’daki açılışlar, Ramada Encore by Wyndham markamızla Konya’da gerçekleştirmeyi planladığımız iki açılış ve Mersin’de Wyndham markalı bir otelimizin açılışı yer alıyor.

Geçtiğimiz senelerde Wyndham Hotels & Resorts olarak Türkiye’de orta segmentli bir rezidans yapma planınız vardı. Türkiye’ye getirmeyi planladığınız başka markalarınız da var mı?

Wyndham ve Ramada by Wyndham markalarımıza “residence” kademelerini ekledik ve bu iki markamızın da “residence” kademesindeki otelleri Türkiye’de şu anda mevcut. Wyndham Residences Kuşadası Golf & SPA, Ramada Residences by Wyndham Balıkesir ve Ramada Residences by Wyndham Bozbük otellerimizin açılışlarını 2021 yılında gerçekleştirdik. Uzun süreli konaklama ve oda içi mutfak gibi olanaklara yönelik talep Türkiye’de ve dünya genelinde artmaya devam ediyor. Biz de bu segmentte büyük bir potansiyel görüyoruz.

Türkiye’de yakaladığımız olumlu ivmeyi ve güçlü potansiyeli göz önünde bulundurarak, ülkedeki marka çeşitliliğimizi artırmaya devam edeceğimizden eminiz.

Peki, markanın küresel konumlanması içinde Türkiye’nin nasıl bir payı ve jeostratejik poziyonu bulunuyor?

Türkiye bizim için çok önemli bir büyüme pazarı ve Wyndham’ın dünyadaki en büyük pazarlarından biri. İstanbul’daki bölge merkezimizde Türkiye ve EMEA genelindeki mevcut otellerimize operasyonel destek sağlayan, varlığımızı daha da genişletmek için sürekli çalışan, güçlü ve giderek büyüyen bir ekibe sahibiz. Operasyonel ve yönetim açısından baktığımızda ise Türkiye’yi konaklama sektörüne yetenekli profesyoneller kazandıran bir ülke olmasının yanı sıra, Wyndham Hotels & Resorts için büyük önem taşıyan bir diğer bölge olan Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerine açılan kapımız olarak da görüyoruz.

Deprem, doluluk oranlarınızı etkiledi mi? Sene sonuna kadar yüzde kaç doluluk ve misafir ağırlanması bekliyorsunuz?

Depremin ardından başlarda bir miktar düşüş oldu ve bu, beklenen bir gelişmeydi ancak doluluk oranlarının hızlı bir şekilde 2022 seviyelerine geri döndüğünü görüyoruz. Oda başı gelir ve oda fiyatları İstanbul ve Türkiye genelinde olumlu seyrediyor. Seyahat sektörü döngüsel bir niteliğe sahip ve Türkiye’nin uzun vadedeki potansiyeline güveniyoruz. Türkiye, dinamik ve dayanıklı bir pazar; biz de Türkiye’de turizmin geleceğine iyimser bir gözle bakıyoruz.

Bu sene Cumhuriyet’in yüzüncü yılı ve Türkiye’nin petrolü olarak tabir edilen turizmde zirve yıl olması bekleniyor. Sizin beklentileriniz ne yönde? Bu beklenen kârlılıkta maliyet enflasyonu ne kadar belirleyici olacaktır sizce çünkü 2022’de Türkiye doluluk noktasında pek çok ülkeyi geride bırakmasına rağmen, bu artışın gelirlere yansımadığı belirtiliyor?

2022’deki olumlu ivmenin bu yıl da devam etmesini bekliyoruz. Doluluklarda 2021’den 2022’ye yaşanan sıçrama, öncelikli olarak pandemi şartlarının geride bırakılmaya başlamasından kaynaklandığı için olağanüstü bir nitelik taşıyordu. Doluluklardaki artışın 2023 yılında bir dengeye kavuştuğunu dünya genelinde görebiliriz ancak özellikle ikinci yarıda olmak üzere bu yıl için de olumlu bir seyir bekliyoruz.

Küresel ve makroekonomik riskler devam ediyor fakat seyahate yönelik güçlü bir iştahın bulunduğu da açık. Seyahat sektörü, dayanıklılığını son yıllarda yaşanan krizler karşısında tekrar tekrar kanıtladı ve bundan sonra da kanıtlamaya devam edecek.

Son olarak, siz Türkiye’nin turizm potansiyelini ve potansiyelin artırılması noktasında neler yapılması gerektiğini nasıl ifade edersiniz?

Wyndham açısından Türkiye, burada proje geliştirmeye başladığımız ilk günden itibaren bizi bağrına basan ve büyüme potansiyelimizi gerçekleştirmemize yardımcı olan bir ülke oldu. Ülkedeki turizm hizmetleri ve konaklama anlayışı zaman içinde dönüşüm geçirdi, seyahat edenlerin ve hizmet verenlerin ihtiyaçlarına uyum sağladı ve Türkiye’yi, dünyanın en önde gelen ziyaret noktalarından biri haline getirdi.

Bu anlayış ve altyapının, yalnızca iç turizm açısından değil, aynı zamanda uluslararası anlamda da büyük bir potansiyel taşıyan ikincil ve üçüncül şehirlerde yaygınlaştırılabileceğini düşünüyoruz. Yerel yönetimlerin de bu sürece katılmasıyla birlikte, turizm ve konaklama sektörlerinin bu bölgelerdeki kalkınmanın en önemli dayanakları arasında yer alabileceğine inanıyoruz.

“Sadakat Programımız 100 milyon Üyeye Ulaştı”

Wyndham Hotels & Resorts’ün en önemli platformlarından olan sadakat programımız Wyndham Rewards bu yılın Mart ayında 100 milyon üyeye ulaştı. Dünya genelinde 50 binden fazla otel, resort tatil kulübü ve tatil kiralama tesisi ortaklıklarımız aracılığıyla Wyndham Rewards kapsamında yer alıyor. 24 global markamız altındaki yaklaşık 9 bin 100 otelimiz de bu sayıya dahil. Üyelerimiz, kazandıkları puanları ücretsiz konaklamalar da dahil olmak üzere çeşitli fırsatlar için kullanabiliyor ve konakladıkça yeni üye seviyelerine ulaşarak tercihli oda seçenekleri, geç çıkış, daha hızlı puan kazanma gibi özelliklerden de yararlanabiliyor.

“Otellerimiz Sürdürülebilir Konaklamaya Bağlılıklarını Ortaya Koymalı”

Değer odaklı bir kültür inşa etmeye yönelik stratejik vizyonumuz çerçevesinde, uzun vadeli ve sürdürülebilir bir değer oluşturabilmek için doğal sermayemizi ve kaynaklarımızı korumanın kritik öneme sahip olduğunun bilincindeyiz. Dünya genelinde yürüttüğümüz sürdürülebilirlik programımız Wyndham Green, beş kademeli bir sertifika programı niteliği taşıyor ve otellerimizin enerji verimliliklerini artırmalarına, emisyonları azaltmalarına, su tasarrufunda bulunmalarına ve atıkları azaltmalarına yardımcı olmayı amaçlıyor. Otellerimizin, sürdürülebilir konaklamanın temel ilkelerine bağlılıklarını programın ilk kademesinden itibaren ortaya koyması gerekiyor. Aynı zamanda, bilgi arzının bol olduğu ve kararların hızlı alındığı bir çağda yaşıyoruz. Misafirler rezervasyonlarını yalnızca birkaç dokunuşla yapabilmeyi ve kendileri açısından en önemli bilgilerin her zaman parmakları ucunda bulunmasını talep ediyorlar. Otellerin bu talebe yanıt verebilme kapasitesi, rekabet güçleri açısından giderek daha belirleyici bir rol oynuyor.

Bunun için mobil uygulamamızdaki özellikleri sürekli daha ileri noktalara taşıyoruz ve yeni özellikler geliştiriyoruz. Örnek verecek olursak; birden çok otelde konaklama içeren rotalar çizmeyi ve rotadaki konaklamaların ödemesini tek seferde gerçekleştirebilmeyi sağlayan Karayolu Seyahati Planlayıcı özelliğimizi geçtiğimiz yıl mobil uygulamamızın kullanıcılarıyla buluşturduk. Bu özellik sayesinde misafirler, evcil hayvan kabulü veya ücretsiz otopark gibi ihtiyaç duydukları özellikleri sunan otelleri rotaları üzerinde ve birbirinden araçla ulaşım mesafesinde kolayca bulabiliyor. Wyndham uygulamamızda, kullanıcıların nerede olduklarına ve ne yapmak istediklerine bağlı olarak ihtiyaçlarını önceden kestirebilen ve bunlara anlık olarak cevap veren diğer kişiselleştirilmiş özellikler de bulunuyor. Bu gibi unsurlar, otellerimizin başarısında ve dünya genelindeki stratejik büyümemizi destekleme noktasında çok önemli roller oynamaya devam edecek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir