KOKUSUNDA HÜMANİZM VAR

2015 yılında yüzde 100 yerli sermayeyle kurulan ve bugün 73 mağazasıyla “Adına göre değil moduna göre kahve” mottosuyla kahve ve çay severlere geniş bir ürün gamıyla hizmet veren Brew Mood Coffee & Tea, üçüncü tur büyük yarışmada 9.10 puan alarak Yılın Çıkış Yapan Kahve Zinciri Markası Ödülü’nün sahibi oldu.

Şirket adına ödülü almak üzere gecede sahneye çıkan Kurucu Ortak İsmet Demir, “Bizler iş hayatımızdaki yolculuğumuza sadece kahve yaparak değil, aslında herkesin kendini nasıl hissettiğini düşünerek başladık. Mottomuz da zaten kendimizi nasıl hissettiğimiz üzerine kuruldu. Bugün de aynı şekilde devam ediyor. Bulunduğumuz sektör elbette sadece kahveye hizmet etmiyor. Yeme içme konusunda Türkiye coğrafyası çok zengin bir içeriğe sahip. Edirne’den Kars’a kadar dediğimiz kısım bunu tam anlamıyla temsil ediyor. Bugün birçok ithal markayla yarışmak zorunda kalsak da hem kaliteli hem de müşteri memnuniyeti anlayışı ile yolumuza devam ediyoruz. Umarım, bu gibi platformlarda bizim gibi birçok yerli marka çok daha iyi ödüller alır ve yurt dışında bizi temsil eder. Buradan bizi bu ödüle layık gören herkese çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“ÜLKEDEKİ EN BÜYÜK YERLİ KAHVE MARKASI ZİNCİRİYİZ”

2015’te yüzde 100 yerli sermayeyle kurulduklarına ve Brew Mood’un hikayesinde hümanizmin olduğuna dikkat çeken İsmet Demir, “Bugün kendinizi nasıl hissediyorsunuz, sorusu aslında bütün taşları yerine oturtan bir bakış açısı oluşturdu. İsimlerden ziyade konjonktürün ve günün sosyal şartlarının getirdiği o günkü ruh halimizi bardağımıza yansıtabileceğimiz düşüncesi bizim kimliğimizi oluşturdu. 2016 yılında ilk mağazamızı açtık. Bugün itibarıyla 73 aktif şube ile ülkedeki en büyük yerli kahve markası zinciriyiz’’ dedi.

Klasik dünya kahveciliğini self servis alanında iyi temsil eden yerli marka olduklarına vurgu yapan Demir, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bugüne kadar bilindik lezzetler olan Amerikan latte ve filtre kahve gibi genel literatürdeki kahveleri iyi temsil edip, yanına da özellikle coğrafi zenginliğimizi temsil eden lezzetleri katarak çok özel bir menüye sahip olduk. Bunun dışında son dört yıldır da tüm sektöre neredeyse menü üretebilen firma haline geldik. Buradaki Ar-Ge anlayışımız, daha çok satacak üründen ziyade temsili olan ürünleri menümüze eklemek. Yani ülkemizin lezzetlerinden salebi kahve ile nasıl birleştirebiliriz; genel literatürdeki çikolatayı başka nasıl bir formata dönüştürebiliriz diye düşündük. Çayımızı daha geniş bir coğrafyada nasıl bu konseptin içerisine yerleştirebilir ve temsil edebiliriz konusuna kafa yorduk. Dolayısıyla geniş içerikli çay, kahve ve pasta, atıştırmalıklar ile sandviç gibi yiyecek ve tatlı menülerimiz var. Bunları çok geniş bir dalda, iyi bir Ar-Ge ile geliştirilmiş bir ürün gamıyla servis etmeye çalışıyoruz.”

“BAYİLERİMİZLE BİRLİKTE BÜYÜDÜK”

Büyümelerinin bayilik veya franchise sistemiyle oluştuğunu belirten Demir, şöyle devam etti: “Franchise almanın inceliklerindeki hassas çizgileri şöyle yönettik. Bizim için bir mağaza kararının alınabilmesi için öncelikle bu mağazayı bizim açmayı göze alabilmemiz gerekiyor ki, biz bunu bayimize teslim edebilelim. Teslim için bayimizin bu organizasyonu çok iyi anlamış, sindirmiş ve tüm kuralları ve süreçleriyle iyi yönetebileceğine inanmamız lazım. Elbette günün sonunda bunun ticari olarak kazanç sağlayacağını da görmemiz şart. Dolayısıyla franchise anlayışımız açıkçası klasik yönetim biçimlerinin biraz dışında. Bir aldım-verdim organizasyonundan ziyade, paylaştık ve bayilerimizle birlikte büyüdük.”

“UZUN VADEDE GLOBAL BİR MARKA OLMAK İSTİYORUZ”

Kısa vadede en büyük hedeflerinin mevcudu koruyarak yeni bölge ofisleri açarak büyümek olduğunu söyleyen İsmet Demir, “Biz organizasyon yapısı olarak hantal kurumsal yapılardan ziyade esnek bir kurumsal yapıya sahibiz. Bu da bizi çok hızlı kılıyor. Hedefimiz ise daha fazla şubeye daha verimli ulaşabilmek. Her geçen gün ağımıza yeni şubeler, yeni bölgeler ekliyoruz. Bunu yaparken de belirli bir hizmet kalitesini, standardını sağlamaya çalışıyoruz. Bunun için girişimlerimiz de var. İzmir merkezli bir firma olarak yola çıktık ve şu an Ankara’da aynı hizmet kalitesinde bir bölge ofisimiz var. Bir sonraki hedefimiz Marmara Bölgesi’nde açmak ve bu bölge sayılarını zamanla çoğaltmak. Uzun vadedeki hedefimiz ise başarılı iş ve hizmet anlayışımızı yurt dışında bir temsile dönüştürmek ve global bir marka haline dönüşebilmek’’ diyerek sözlerini tamamladı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir