Yapay zeka daha fazla etkileşimde bulunacak

Yapay zeka teknolojileri, büyük miktarda veriyi analiz ederek trendleri tahmin etme, müşteri tercihlerini anlama, otonom araçları yönlendirme, sağlık tespitlerini destekleme gibi birçok karmaşık görevi yerine getirebiliyor.

 

Yapay zekanın temel görevi, insan zekasının çalışma biçimini bilişimin araçlarıyla taklit etmektir. Bir taklit ve yapay olduğundan ve taklit ettiği şey zeka olduğu için kavram “yapay zeka” olarak ifade edilir. Bu araçlar, veri ve işlemlere dayalı olarak öğrenme yetenekleriyle bilgileri analiz eder ve kararlar alabilirler. Yapay zeka, genellikle derin öğrenme, makine öğrenimi, doğal dil işleme, veri madenciliği, uzman sistemler ve benzeri teknikler kullanılarak geliştirilir.

 

Yapay zeka teknolojileri, büyük miktarda veriyi analiz ederek trendleri tahmin etme, müşteri tercihlerini anlama, otonom araçları yönlendirme, sağlık tespitlerini destekleme gibi birçok karmaşık görevi yerine getirebiliyor. İnsanlara yardımcı olacak, iş zincirini optimize edecek ve yeni yöntemler yaratacak birçok aygıt, yapay zeka sayesinde mümkün hale geliyor. Ancak yapay zeka aynı zamanda etik, mahremiyet, güvenlik gibi dikkat edilmesi gereken önemli sorunları da beraberinde getiriyor.

 

Yapay zeka teknolojilerinin hızla getirdiği gelişmelerle birlikte yapay zekanın daha da yaygınlaşacağı ve birçok alanda daha fazla etkileşimde bulunacağı öngörülüyor.

Yapay zekanın tarihçesi oldukça uzun ve çeşitli aşamalardan geçmiştir. İlk yapay zeka çalışmaları 20. yüzyılın ortalarına dayanırken, günümüzde yapay zekayı kullanan birçok marka ve kuruluş bulunmaktadır. İşte markaların yapay zeka kullanımına güncel ve dikkat çekici birkaç örnek:

 

Starbucks bir sonraki siparişinizi tahmin edebilir: Dünya çapında 34 binden fazla mağazasıyla Starbucks, küresel bir marka imparatorluğudur. Müşteriler, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar bir Starbucks’tan sipariş verdiklerinde ne bekleyeceklerini bilirler.

Artık Starbucks, mobil uygulama yapay zeka teknolojisini kullanarak bir kişinin bir sonraki siparişini ne zaman vereceğini tahmin edebiliyor. Kahve şirketinin mobil uygulaması, mağazanın konumunu, zamanı ve belirli siparişi içeren bilgileri alarak satın alımları kaydediyor. Bu kesin verilerle Starbucks’ın pazarlama ekibi, satın alma olasılığı yüksek olan müşterilere daha kişiselleştirilmiş mesajlar sunabilir. Bu mesajlaşma, sipariş önerilerinin yanı sıra özel teklifler veya promosyonlar içerir.

 

Sephora, kozmetik seçimlerinizi düzenliyor: ABD’de her biri yüzlerce hatta binlerce ürün sunan 114 binden fazla kozmetik mağazası var. Bu kadar bollukla karşılaşıldığında, güzelliğe önem veren bir tüketici, bunların arasından seçim yapmayı nasıl umabilir?

 

Sephora, bu sorunu gördü ve 2017’de chatbot teknolojisini erken benimseyenlerden biri oldu. Sephora, chatbot’larla, aynı anda daha fazla müşteriye ulaşıp yanıt verebiliyor ve onlara özel öneriler sunabiliyordu. Şirket, bu bilgilerle ilgilenen müşterilere kişiselleştirilmiş e-postalar ve mesajlar gönderiyor.

 

Bir müşterinin yeni bir temel aradığını ve bir sohbet robotundan tavsiye istediğini varsayalım. Botun önerilerini aldıktan sonra henüz bir ürün satın almamışlarsa, kısa süre sonra bir takip e-postası alacaklar. Bu tür pazarlama mesajları, tüketici niyetlerini satın almaya dönüştürmek için faydalıdır. Ayrıca Sephora’nın sadakat programı, şirketin bireylerin satın aldığı ürün türlerini görmesine ve başkalarına buna göre tavsiyede bulunmasına olanak tanır. Bu beş adımla müşterilerin seveceği müşteri sadakat programınızı nasıl oluşturacağınızı öğrenin.

 

Whole Foods, kaydı atlamanıza izin vererek tercihlerinizi kaydediyor: Amazon, 2017’de Whole Foods’u satın aldığından beri market alışverişi hiç eskisi gibi olmadı. Önce eve ücretsiz teslimat geldi (ne yazık ki geçmişte kaldı). Ardından Amazon, ülke çapında rahatlığı bir sonraki seviyeye taşıyan 24 mağaza kurdu. Whole Foods müşterileri, bir kamera ve sensör sistemi sayesinde artık kasaya gitmeden mağazaya girip alışveriş çantalarını doldurup çıkabiliyor. “Sadece yürü” teknolojisi sayesinde her müşterinin siparişi yapay zeka teknolojisi kullanılarak sorunsuz bir şekilde hesaplanıp ücretlendiriliyor.

 

Toplanan verilerle markanın pazarlamacıları, bir bireyin ne zaman alışveriş yaptığına ve sepete ne eklediğine göre mesajları uyarlayabilir. Yüksek teknoloji ürünü yazılım, kalıpları ve olası davranışları bulmak için alışveriş yapanların faaliyetlerini analiz eder. Örneğin, birisi bir ziyarette makarna, marinara sosu ve parmesan alacaksa, ertesi hafta bir Whole Foods haber bülteni onlara İtalyan esintili başka bir yemek için kupon sağlayabilir.

 

Bunlar, örneklerden sadece birkaçı. Yapay zekayı kullanan markaların listesi oldukça geniştir. Diğer markalar arasında Apple, Tesla, Baidu, Tencent gibi büyük teknoloji şirketleri de yer almaktadır. Ayrıca birçok start-up ve araştırma kuruluşu da yapay zeka teknolojileri üzerine çalışmaktadır.

 

MARKALAR GELECEKTE YAPAY ZEKAYI NASIL KULLANACAK?

Yapay zeka teknolojileri hızla gelişiyor ve birçok marka yapay zekayı kullanarak iş stratejilerini güçlendiriyor. İşte markaların yapay zeka kullanımına yönelik gelecek öngörülerinden bazıları:

 

Kişiselleştirilmiş deneyimler: Yapay zeka, müşteri davranışlarını analiz ederek tercihleri ve verileri hakkında değerli bilgiler sağlar. Markalar, bu bilgileri kullanarak müşteri davranışlarını daha iyi anlayabilir ve onlara özel teklifler, ürün tavsiyeleri ve hizmetler sunabilir.

 

Müşteri hizmetleri ve destek: Yapay zeka, markaların müşteri hizmetleri ve destek yapılandırmalarına yardımcı olabilir. Sesli veya yazılı iletişim kanallarında chatbot’lar ve sanal asistanlar aracılığıyla müşteri sorularını yanıtlayabilir, sorunları çözebilir ve yönlendirebilirler. Bu, müşteri ziyaretlerini artırırken, markalara da maliyet tasarrufu sağlar.

 

Pazarlama ve reklamcılık: Yapay zeka araştırmaları, büyük veri analizi yaparak, hedef kitleyi daha iyi anlamak ve pazarlama kampanyalarını optimize etmek için değerli içgörüler sunabilir. Ayrıca yapay zeka tabanlı reklamcılık, reklamların hedef kitleye daha iyi uyarlanmasını sağlar ve reklam odaklarını optimize eder.

 

Ürün geliştirme ve tasarım: Yapay zeka, markalara ürün geliştirmede ve tasarım ekibine yardımcı olabilir. Müşteri geri bildirimlerini analiz ederek ürün indirimleri ve yenilikler önerir.

 

Güvenlik ve dolandırıcılık önleme: Markalar, yapay zeka teknolojilerini kullanarak güvenlik ve dolandırıcılık önleme merkezlerini genişletebilirler. Anormal işlemler tespit edilerek, kullanıcı hesapları ve finansal işlemler korunur.

 

Yaratıcı çalışma: Yapay zeka, markaların özgün çalışmasında da rol oynayabilir. Örneğin, tasarım araçları veya içerik üretimi için yapay zeka tabanlı araçlar, markaların daha hızlı ve daha fazla işletim gerçekleştirmesine olanak tanır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir