“Yeteneğin Doğru Şirketlere Ulaşmasında Dijital Uygulamalar Önemli Bir Araç”

Dünden bugüne her kuşakta benzer kariyer sorunlarının yaşandığını, bu sorunların sadece şekil değiştirdiğini ifade eden Burcu Erol, günümüz dijital çağında asıl meselenin doğru yeteneği doğru şirketle eşleştirememek olduğunun altını çizdi.

Yaklaşık bir yıl önce 23 sektörden 100 firmayı bir araya getirerek hem genç istihdamını desteklemek hem de iş ekosisteminin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlamak için Alper Çakıroğlu ile 100sClub’ı hayata geçiren Burcu Erol, kuşaklararası çatışmaya, gençlerin arayışlarına, işverenlerin beklentilerine ve değişen dünyanın kariyer üzerindeki etkilerine değindi. 100sClub’ın tüm bu konulara bir cevap niteliği taşıdığını kaydeden Erol, günümüz dijital çağında sağlıklı bir iş kültürü için doğru yeteneğin doğru firma ile eşleşmesindeki önemine vurgu yaptı.

Kuşaklar arasında bir çatışmanın değil, farklılıkların olduğunu ve bunun da tarihte hep var olduğunu belirten Burcu Erol, bir çatışmadan bahsedilecekse bunun insan ile yapay zeka arasında olacağının altını çizdi.

Öncelikle henüz haberdar olmayanlar için 100sClub’tan ve bir fikirden somutlaşma evresine geçiş sürecinden bahsedebilir misiniz?

Birleşmiş Milletler’in (BM) ve JCI’ın (Junior Chamber International) 2016 yılındaki sosyal girişimcilik yarışması için ürettiğim bu fikir, dönemin şartları ile ertelenmek zorunda kalmıştı. Ancak pandemi ile ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar 100sClub’ın hayata geçmesini hızlandırdı.

Alper Çakıroğlu ile genç istihdamını desteklemek için 100sClub’ı yaklaşık bir yıl önce hayata geçirdik. İlk etapta, 180 üniversitenin kampüs temsilcilerinden en çok çalışmak istedikleri firmaları öğrendik. Ardından bu firmaların genç istihdamını destekleyip desteklemediğine baktık. Sonrasında da 23 sektörden 100 firmayı platformumuza davet ettik.

100sClub, gençlere ne gibi fırsatlar sunuyor, gençler ve firmalar hangi koşullarda bir araya gelip bir kariyer planı şekillendiriyor?

Genç istihdamını desteklemek amacıyla gençlik projelerine sahip 100 firmanın bir araya geldiği bir platformuz. Genç istihdamına, gençlerin gelişimine ve onların kariyer fırsatlarını yakalamalarına destek oluyoruz.

Mobil uygulama olarak hizmet sunan platformumuz hem gençlerin hem de işverenlerin hayatını kolaylaştırıyor. Uygulama üzerinden gençler tek tıkla anında kariyer ve gelişim fırsatlarına erişebiliyor. İşverenler de uygulama üzerinden hem kendilerini gençlere anlatabiliyor hem de onlara rahatlıkla ulaşabiliyor.

Uygulamamıza üye olan genç yeteneklere 100sClub üyesi firmaların özel staj, iş fırsatları, kariyer gelişimi ve eğitim fırsatlarını tanıtıyoruz. Ayrıca işveren markalar, genç yeteneklere kendilerini tanıtmak ve onlarla etkileşime girmek için birçok fırsata sahip oluyorlar. Örneğin, 2022 yıllında düzenlediğimiz online ve offline etkinlikler ile üye işveren firmalarımız 250 bin gence ulaştı.

Senede iki defa düzenlenen zirvelerimizde Türkiye’nin genç istihdamını destekleyen firmaların genç profesyonelleri Türkiye’nin en uzun ve en kapsamlı gençlik kariyer zirvesinde genç yeteneklerle buluşuyor. Etkinliklerimiz kapsamında firmaların genç profesyonelleri kendi kariyer hikayelerini ve deneyimlerini gençlerle paylaştılar. Aynı zamanda 100sClub üyesi gençler, firmaların sunduğu iş/staj programlarını ve gençlik programlarını detaylıca tanıma fırsatı buldular.

Diğer taraftan yine geçen yıl yapılan 100sClub Liderler Kampı’na 15 farklı şehirden 20 farklı üniversiteden 30 Kampüs Lideri katıldı. Düzenlediğimiz kampta girişimcilik, Metaverse, proje yönetimi konularında eğitim alan kampüs liderleri, girişimcilik projelerini tasarlayıp eğitmenlere sundular ve kazanan ekiplere mentorluk desteği sağladık.

Liderler Kampımızı bu yıl deprem bölgesinden daha fazla gencimizin katılacağı motivasyon içeren bir anlayışla dizayn ediyoruz.

Oluşuma 100 adını veren firmalar hangi sektörleri temsil ediyor? Bu firmalar hangi kriterler çerçevesinde belirleniyor?

Kulübümüzde 23 farklı sektör yer alıyor. Perakende, gıda, bankacılık, holding, finans, ilaç vb. bilinen sektörlerin yanında yeni jenerasyon şirketler de yer alıyor; e-ticaret, finansal teknoloji, yazılım gibi. Burada kırmızı çizgimiz, kulübe alınan firmaların gençlere mutlaka işe alım desteği, eğitim, staj veya iş imkanı sağlamasıdır.

Kriterleri taşıyan firma sayısındaki talebin 100’ü aşması durumunda “100” ismi esnetilebilir mi?

Hayır, bu konuda herhangi esnememiz olmayacak. Büyüme stratejimizde oluşacak bölgesel 100 listeleri göreceksiniz. İlki 100sClub global remote olacak; sonra Avrupa, MENA şeklinde devam edecek.

Gençleri odağına alan bir kurum olarak, gençlerin kariyer oluşumu noktasında karşılaştığı temel sorunları ve taleplerini nasıl aktarırsınız? Bir de bu kuşağın duygusal dünyası ne durumda? Çoğu zaman bu kuşak diğer kuşakların günah keçisiymiş gibi de hissettiriyor…

Yaklaşık 20 yıldır sektörde çalışan bir insan kaynakları uzmanı olarak söyleyebilirim ki; her değişen kuşakta kariyer sorunları hep aynı, sadece şekil değiştiriyor. Diğer kuşaklardan farklı olarak bu yeni dönemde daha fazla kendine güvenen ve ne istediğini bilen, duygusal önemsenmeye ilgi duyan bir gençlik görüyoruz.

Onlara kendilerini dinlediğimiz, fikirlerine değer verdiğimiz ortamlar sağlamak en önemli talepleri.

Peki, kurumların temel arayışları neler? Yetenek kazanımı noktasında temel öncelikleri nasıl şekilleniyor?

Dijital yetkinliklerin dünyayı tamamen kuşattığı bu yüzyılda artık arayışlar da bu dünyanın ihtiyaçlarını karşılamak zorunda. Artık sadece üniversite mezuniyeti anlamsız oldu. Gençler mutlaka yeni jenerasyon işler için farklı yetkinlikleri öğrenmeliler. Yazılım, kodlama ve bilgi güvenliği her zaman aranan özellikler olarak karşımıza çıkacak, en azından 2030 yıllına kadar. Şirketler yetenekleri çekerken de oluşturdukları eğitim programlarında bu yeni yetkinliklere odaklanmalılar. Gençler, üniversite sonrası gelişimin hiç bitmediğini bilerek şirkette devam ederse, gerekli olan kurum kültürü ve çalışan bağımlılığı da sağlanmış olur.

 Bildiğiniz üzere son yıllarda Z kuşağının artık çalışma sisteminin bir paydaşı olması ile beraber Z kuşağı ve mevcut yönetim anlayışı noktasında çekişmeler ya da anlaşmazlıklar çoğu zaman araştırmalara konu oluyor. Ve iki grubun aynı potada buluşması durumu özellikle İK’cılara büyük iş düşürüyor. 100sClub, bu sorunların aşılması noktasında nasıl bir katalizör?

Gençler üzerine yapılan son zamanlardaki pek çok araştırmada gençlerin kariyer destek ihtiyaçlarının arttığı, hatta mezun olduktan sonra bu ihtiyacın daha çok farkına vardıkları görülüyor. Şirketlerdeki beklentiler değiştikçe bu beklentileri gençlere aktarmak gerekiyor. Tam bu noktada 100sClub, şirketlerle yaptıkları özel etkinlikler ile tam bir katalizör görevi görüyor. Örnek vermek gerekirse, konsept etkinliklerimizden CVTick ve Simülation Lab.’de şirketlerin insan kaynakları yetkilileri gençlere birebir CV ve mülakat geri bildirimleri yapıyorlar. Ayrıca Interview Club etkinliğimizde de şirketlerin gençler için sundukları programlar soru cevap şeklindeki platformlarla aktarılarak bir bilgi akışı sağlanıyor.

İletişim teknolojilerinin artan gücü bir fenomen olan “beyin göçü”ne dijital bir çehre kazandırdı ve genç yetenekleri ülke içinde kaybetme sorunsalına dönüştü. Sizin varlığınız gençleri içeride tutma adına nasıl bir kaldıraç?

Şu anda en önemli mesele, doğru yeteneğin doğru şirketle eşleşmemesidir. Bu noktada genci bilgilendiren ve gerçek potansiyelini ortaya koyacağı, kalpten bağlılık kazanacağı şirketler ile görüştürmek en önemli kaldıraç etkisidir. Bizler beyin göçünün belirli bir noktada olmasını destekliyoruz. Çünkü gençlerimiz farklı ülkelerden edinecekleri deneyimleri yine ülkeleri için zamanı geldiğinde, doğru mekanizmalar kurgulanırsa geri kazandıracaktır. Önemli olan o köprü sistemleri oluşturmak. Biz 100sClub olarak, sadece büyük şehirler için değil, Anadolu’daki gençlerin büyük şehirlerdeki iş imkanlarını görmelerini ve buralara başvurmalarını destekleyen sistemler kurduk. Bunun en güzel örneği, 180 üniversitede bizleri destekleyen sahadaki kampüs temsilcilerimiz.

Z kuşağı ile alakalı olarak genel algılardan biri “niteliksiz” oldukları yönünde. Siz bu kavramı ve oluşturduğu çerçeveyi nasıl tanımlıyorsunuz? Eğer bu kavram bir önceki kuşaktan çözülmesi gereken daha az sorun devralmaksa Türkiye’nin karnesini nasıl okuyabiliriz?

Z kuşağı diğer tüm kuşaklara göre teknolojinin göbeğinde olduğu için daha fazla nitelik taşıyor, sadece bunu gösterme potansiyeli bulunmuyor. Yeni jenerasyon işlerde bu yetkinlikleri daha iyi göreceğiz. Örneğin; artık doktor değil, uzaktan kumanda ile robotu kullanabilecek tam bir oyuncu dijital doktora ihtiyacımız olacak. Bu öngörüyü okumanın en güzel yanı oyun sektörüne bakmaktan geçiyor. Gençlerimiz dikkat, pratik zeka, yaratıcılık ve koordinasyon gerektiren bu sektörde fark yaratıyorlar ve bu özellikler diğer sektörlerde de kendini gösterecektir. Türkiye 2022 yıllında oyun sektöründe yatırım alan dördüncü ülke konumundadır. Ayrıca Avrupa’da üçüncü sıradayız.

Eğitimde genç nesillere yeni çağ yetkinliklerinin kazandırabileceği ortamın yetersizliği çoğu zaman dillendiriliyor. Peki ya şirketlerin ortamı… Sizce şirketlerin ekosistemleri bunu ne kadar karşılayabilir durumda? Oluşumunuzun bir ayağını oluşturan “şirket”ler üzerinden küresel bir kıyaslama yapabiliyor musunuz?

100sClub’ta gördüğünüz şirketler zaten bu bilinçte olan, gençlere kariyerlerini geliştirmeleri konusunda inanılmaz fırsatlar yaratan şirketler. Hepsi ile özel olarak görüşmeler yapıp gençlerin daha önce hiç duymadıkları programlarını tanıtmalarını sağlıyoruz. Örneğin, üye şirketlerimizden pek çoğu global staj programı fırsatı sunuyor, ayrıca yine gençlerin yetkinliklerini artıracağı dijital kamplar düzenliyorlar.

“KUŞAK ÇATIŞMASI DEĞİL FARKLILIKLAR VAR”

“Bugünlerde gençler kontrolden çıkmış durumda. Kaba bir şekilde yemek yiyorlar. Yetişkinlere karşı saygısızlar. Ebeveynlerine karşı çıkıyorlar ve öğretmenlerini sinirlendiriyorlar” demiş, MÖ 350 yıllında Aristoteles. Bunun anlamı, artık kuşak çatışmaları konusu diye bir şey yok; her zaman farklılıklar olacak, bu artık kabullenmemiz gereken bir konu.

Asıl teknolojinin gücü kimler arasında bir çatışma başlatacak derseniz, cevap çok basit: İnsan ve yapay zeka.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir