Sağlam Mental, Sağlam Kariyer

İş hayatında psikoloji ve mental sağlığı koruma yöntemlerini bilmek ve uygulamak kariyer basamaklarını daha emin adımlarla çıkmamıza yardımcı olurken, gündelik hayatımızı da daha verimli bir şekilde yaşamamızı sağlayacaktır.

Modern toplumda çoğumuz günümüzün büyük bir kısmını kapalı alanlarda geçiriyoruz. Pandemi ortamında ofisteydik, şimdi de hibrit.

Minimum 8, maksimum 10, kimi zaman uzayan mesai saatleri ile birlikte 12 saati bulan süreler boyunca dört duvarın arasında, pek de temiz hava almadan, gün ışığı yerine floresan ışık görerek çalışıyoruz. Bunun hem bedenimize hem zihnimize hem de ruhumuza olumsuz etkileri olduğu bir gerçek. Üstelik iş hayatının fıtratında olan yoğun tempo, stres, baskı gibi durumlar özellikle sinirlerimizi negatif yönde etkiliyor. Trafik, hayat şartları, ekonomik problemler gibi doğrudan iş stresi ilgili olmasa bile iş ortamında daha gergin olmamıza neden olan dış etkenler de cabası.

Tabi bu etkileri azaltmak ve bizde yarattığı hasarı en aza indirmek mümkün. Stres yönetimi ve mental olarak güçlenmek iş hayatındaki başarımızı da artıracak önemli etkenler. Sağlıklı bir zihin yapısı ve dengeli bir psikolojik durum başarıyı artırmak ve genel yaşam kalitesini iyileştirmek için kritik öne sahiptir. Bu yüzden iş hayatında psikoloji ve mental sağlığı koruma yöntemlerini bilmek ve uygulamak kariyer basamaklarını daha emin adımlarla çıkmamıza yardımcı olurken, gündelik hayatımızı da daha verimli bir şekilde yaşamamızı sağlayacaktır.

Peki, kurumsal yaşamın zorlayıcı yanlarını tolere etmeye çalışırken mental sağlığımızı nasıl koruyabilir ve kendimizi daha dayanıklı hale getirebiliriz diye sorarsanız bu sorunun yanıtını sizler için için 10 maddede toparladım.

  • Düzenli mola vermek: Çalışma saatleri boyunca düzenli ara vermek zihinsel yorgunluğu önlemeye yardımcı olur. Örneğin, her saat başı 15 dakika gibi bir rutin belirlemek iyi bir fikir olabilir. Kısa mola süreleri yeniden odaklanmaya ve enerjiyi geri kazanmaya fayda sağlar. Aynı zamanda bu molalarda yerinizden kalkıp yürüyerek (ister içerde ister dışarıda) tembelleşen kasları hareket ettirmek ve ofiste yaşadığınız uzun süreli hareketsizlikten kaynaklanan problemlere de bir çözüm getirebilir.
  • Hedef belirleme ve planlama: Belirli hedefler belirlemek ve bunları aşama aşama planlamak iş yükünü daha yönetilebilir kılar. Bu, sizi daha odaklanmış ve kontrollü hissettirir. Ayrıca yapacağınız işleri daha küçük parçalara bölerek her seferinde ufak bir maddeyi halletmek size başarı hissini vereceği için serotinin ve dopamin hormonları dengelenir, daha motive bir şekilde işinize odaklanırsınız.
  • İş ve özel hayat dengesi: İş hayatınızı özel hayatınızla dengelemek mental sağlığınızı korumak için kritiktir. Çalışma saatlerinin dışında hobiler ve dinlenmek için ayrılmış zamanlar belirlemek stresi azalır. Sadece kendinize ayıracağınız ya da sevdiklerinizle geçireceğiniz vakte işi hiç dahil etmemek, mümkünse iş telefonunuzu kapatmak ve maillerinizi kontrol etmemek zihninizi boşaltmanıza ve yenilenmenize yardımcı olacak, işinize daha dinç ve dinamik bir şekilde dönmenizi sağlayacaktır. 30 yıllık iş hayatımda bitmeyen iş görmedim.
  • İletişim ve destek arama: İş yerinde iletişim kurmak ve destek önemlidir. Sorunları paylaşmak iş arkadaşlarıyla duygusal bağlantılar kurmak zorlukların üstesinden gelmede yardımcı olabilir. Bazen basit bir konuşma ya da destekleyici bir söz bile o anda içinde bulunduğunuz negatif ruh halini değiştirecektir. İşler içinden çıkılmaz bir hal aldığında profesyonel destek seçeneğini de düşünmekte her zaman fayda sağlayacaktır.
  • Esnek çalışma şartları: Esnek çalışma koşulları iş hayatınızı daha sürdürülebilir hale getirebilir. İşvereninizle esnek çalışma saatleri veya uzaktan çalışma seçenekleri konusunda görüşebilirsiniz. Kendi konfor alanınızda çalışmak psikolojik ve duygusal açıdan kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır.
  • Stres yönetimi teknikleri: Stres yönetimi tekniklerini öğrenmek ve uygulamak iş hayatındaki stresle baş etmenin etkili bir yoludur. Nefes egzersizleri, meditasyon veya yoga gibi teknikler zihinsel sağlığı güçlendirir ve işyerlerinde de kolaylıkla yapılabilir.
  • Olumlu düşünce alışkanlıkları: Pozitif düşünce alışkanlıkları geliştirmek zorluklara daha iyimser bir bakış ile yaklaşmanıza yardımcı olur. Bu şekilde zihniniz gelişen negatif durumlara odaklanmak yerine pozitif olasılıklar ve ihtimallere kanalize olarak rahatlamanızı kolaylaştırır. Yaşadığımız zorluklar bize bir şey anlatır.
  • Kişisel gelişim: Kişisel gelişim faaliyetleri iş hayatındaki başarıyı artırır ve kişisel memnuniyeti güçlendirir. Kitap okuma, seminerlere katılma veya online kurslar gibi imkanlarla sürekli öğrenmeyi teşvik edebilirsiniz. Böylece zihniniz hem rahatlar hem de sizi strese sokan düşüncelere odaklanmak yerine yeni bir şeyler öğrenerek aktif kalır.
  • Rahatlatıcı aktiviteler: Rahatlatıcı aktiviteler iş sonrasında rahatlamak için önemlidir hem bedeninizi hem de zihninizi gevşetmek ve dinlendirmek için bu tarz aktivitelere vakit ayırmaya çalışın. Spor yapmak, doğa yürüyüşleri, müzik dinlemek veya sevdiğiniz bir hobiye yönelmek stresi azaltmaya yardımcı olur ve üzerinizdeki baskıyı hafifletir.
  • Profesyonel yardım: İş hayatındaki stresle baş etmekte bütün bu maddeleri denediğiniz halde zorlanıyorsanız profesyonel yardım almayı düşünmelisiniz. Bir terapist size uygun stratejiler geliştirmenize yardımcı olabilir ve iş hayatının yorucu etkileri ile baş etmenizi kolaylaştırabilir.

Bütün bunlara ek olarak iyi ve düzenli beslenmek, mümkün olduğunca hareket etmek ve düzenli uyku, saatleri iş hayatındaki zorluklarla başa çıkmanızı ve zihinsel olarak daha dengeli, daha zinde ve daha sağlıklı kalmanızı kolaylaştıracaktır. Beslenme ve uyku ile sağlıklı bir zihin ve psikoloji arasında çok büyük bir ilişki olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu yüzden bunlara da dikkat etmek oldukça önemli.

Sağlıklı olmak, sağlıklı hissetmek bir bütündür. Ruh, beden ve zihin dengesini koruyabilmek ve gerçek anlamda sağlıklı hissedebilmek için bu üç öğenin de sağlıklı olması ve düzgün çalışması şart. Birinde aksama başladığında kötü, sıkışmış hissetmek de kaçınılmaz olabilir. Bu yüzden bedenimize gösterdiğimiz özeni zihnimize ve ruhumuza da göstermeyi unutmayalım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir